Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, güçlü olunması durumunda İsrail’in bugün Filistin’e yaptıklarını yapamayacağını belirterek “Biz nasıl Karabağ’a girdiysek, nasıl Libya’ya girdiysek bunun benzerini aynen onlara da yaparız. Yapmamak için hiçbir şey yok. Sadece biz güçlü olmalıyız ki bu adımları da ne yapalım? Atalım” ifadelerini kullandı. Erdoğan, AK Parti Rize İl Teşkilatı’nın bir otelde düzenlenen toplantısına katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu anda gayri safi milli hasılası 1 trilyon 411 milyar dolara çıkmış bir Türkiye var. Biz göreve geldiğimizde böyle bir para yoktu? İhracatımız 36 milyar dolardı ama şimdi 250 milyar doları yakaladık. Daha iyi olacak” dedi.
Savunma sanayiinde Türkiye’nin geldiği noktaya dikkati çeken Erdoğan, bu gelişmelerin hiç kimseyi aldatmaması gerektiğini, çok güçlü olunması durumunda İsrail’in Filistin’e yaptıklarını yapamayacağını söyledi. Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Biz nasıl Karabağ’a girdiysek, nasıl Libya’ya girdiysek bunun benzerini aynen onlara da yaparız. Yapmamak için hiçbir şey yok. Sadece biz güçlü olmalıyız ki bu adımları da ne yapalım? Atalım. Eğer biz bugün İsrail’e karşı önümüze gelen evelallah lafları yapıyorsak, onlarla bütün ticareti kestiysek, ilişkilerimizi kestiysek. Çıktı bir tanesi affedersiniz, terbiyesizin teki, parlamentomuzda Mahmud Abbas konuşturulmalı. Kim bu? Yeniden Refah’ın bir tane adamı var, kafadan da galiba sıkıntısı var onun. Mahmud Abbas’ı davet etmediğimizi sana kim söylüyor? Biz davet ettik ama Mahmud Abbas maalesef bize olumlu cevap veremedi. Biz de bundan sonraki süreci ona göre işleteceğiz. Bütün bu adımları biz atarken, kendi içimizden ne yazık ki vuruluyoruz. Biz bu parlamentoyu kimlere açmadık ki? Parlamentomuzu biz evelallah hak yolda olan herkese açarız. Ama bunların bu işlerden haberi yok. Eğer bugün partinden birkaç kişi parlamentoya girdiyse sayemizde girdi, bunu gör. Ama bunu göremeyecek kadar gözü var, görmüyor.”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Kıbrıs meselesinin geçmişine ışık tutmak amacıyla “Suç Kimde? Bugün Geçmişten Ayrı Düşünülemez” adlı kitap yayımladı. Kitabın takdim yazısını kaleme alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kıbrıs meselesini, “uluslararası ilişkiler alanının belki de en uzun süre müzakere edilen ve çözüme kavuşmayan karmaşık bir fenomen” şeklinde nitelendirdi. “Türkiye, garantörlük hakkını kullanarak, bütün siyasi ve diplomatik yolları denedikten sonra Kıbrıs Türk halkını korumak ve Ada’da barışı sağlamak amacıyla 20 Temmuz 1974 tarihinde Kıbrıs Barış Harekatı’nı gerçekleştirmiştir” diyen Erdoğan, Kıbrıs meselesinin, sadece 1974 olaylarına indirgenerek Ada’nın kadim ve asli unsuru olan Kıbrıs Türklerinin dünyadan koparılmasını ve yok sayılmasını haklı gösterecek hiçbir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararı bulunmadığına işaret etti.